20 Ağustos 2012 Pazartesi

Sultan Deyince...

Sultan deyince..

Sultan deyince aklıma ilk olarak gelen, büyük bir hayal kırıklığı…Ah ben neler hayal etmiştim Sultan’ın fragmanlarını ilk seyrettiğim zaman..Yok yok demiştim, bu dizi tutmaz, çok sevimsiz bir diziye benziyor, Nurgül Yeşilçay zaten hiç becerememiş şiveyi, Şahin Irmak desen gözüme Hıyarlı Baba’dan başka bir görüntü gelmiyor..Öbür oyuncular tamam hepsi birbirinden kıymetli ama çok uzun ömürlü olmaz bu dizi..

Genellikle pek yanılmam hislerimde. Bir dizi beni sarmamışsa sarmamıştır, zira kısa zamanda kimseyi sarmadığı anlaşılır ve yayından kalkar. İlk bölümünü seyredişte, yok bu diziden iş çıkmaz dediğim hiçbir dizide yanılmadım. Ama hep böyle gidecek değil ya. Buyurun işte Sultan dizisi beni yanılttı. Hem de öyle böyle değil yani. İlk bölümünden itibaren müptelası olduğum Sultan için söylenecek elbette çok şey var..Güzellikler kadar eleştirilerim de var..Ama ne yalan söyleyeyim, asıl gerçek hiç beklemediğim kadar bu diziyi sevdiğimdir..

Evet, öncelikle Nurgül Yeşilcay’a ve hala tam oturamamış şivesine kulağım alıştı. Günden güne daha mı güzel oluyor ne..Güzellik demişken, bu Nurgül Yeşilcay hadi yaşlanmıyor onu anladım da, giderek nasıl güzelleşiyor ona aklım ermedi. Bildiğim kadarıyla estetikli değil. Zaten ihtiyacı da yoktu o ayrı konu da, kadına bakmalara doyamıyorum ben. Evet, ilk bölümlere nazaran, rolünün içine biraz daha girdi benim görüşüm. Şivesi biraz daha oturaklı geliyor kulağıma. Bazı yapmacık hareketlerini yakalıyorum zaman zaman ama onca güzellik içinde yok olup gidiyor. Aklımda bile kalmıyor. Ayrıca gelelim Sultan kardeşimin gözüme takılan bir noktasına..Elbiseleri..Evet, bildiğimiz elbise işte. Fatmagül kızımızın başlattığı bu elbise modası hızlanarak devam ediyor. Birkaç dizimizde daha var sürekli elbise giyen kızlarımız. Sultan’ın tarzı ise düz renk elbise. Dikkat ettiniz mi bilmem, her bölümde en az 5 elbise giyiyor, her biri düz renk ve genellikle aynı model. Aslına bakarsanız gözüme takılıyor derken bunu olumsuz anlamda söylemedim. Kim düşünmüş ise bu tarzı, aklına bravo. Sade, hoş ve şık..Nurgül Yeşilcay’ın bu elbiseleri layıkıyla taşıdığını da görünce, insanın gerçekten aklı takılıp kalıyor bu şıklık ve güzelliğe.

Şahin Irmak ise çoktan unutturdu Hıyarlı Babayı. Ben bu kadar ciddi bir rolün altından kalkabileceğini hiç tahmin etmemiştim ama gerçekten yanıldım. Şahin Irmak Şeyhmuz rolünde harikalar yaratıyor, kâh romantik, kâh pişman, kâh öfkeli, kâh âşık..Hepsi de ciddi rol ayrıntıları ve ben hepsini de keyifle seyrediyorum. Bu sebeple de kendisine kocaman bir alkış istiyorum.

Ya o Bilal’e ne demeli. Bir insan nasıl bu kadar serseri ve aynı zamanda nasıl bu kadar duygusal bir romantik olabilir. Düşününce ne tuhaf geliyor değil mi..Ama Bilal’i seyredince buna inanıyor insan. Adamın yapmadığı kalmadı, her türlü pisliğin içine girip çıkıyor, kendi girmekle kalmıyor, ailesini de çekiyor o pisliğin içine. Ve fakat aynı zamanda, intiharın eşiğinden kurtarıyor Hatice’yi, sonra ona âşık oluyor, bakıyorsunuz o lanet adam bir anda ağlayan, vicdan azabı çeken, kendini sorgulayan bir duygusallık içine girivermiş. Hem kızıyorsunuz Bilal’e hem üzülüyorsunuz, öyle arada kalıp seyrediyorsunuz ağzınız açık..

Faruk..Nam-ı diğer Fransuva için de iki kelam edeyim. Ben açıkçası bu çocuğa bir türlü ısınamadım. Bir de hala yaşadığı yeri kabullenemeyip, ağzında sürekli bir Fransa’ya dönme muhabbeti sıkıyor beni. Yahu çocuk, senin ne evin kalmış ki Fransa’da dönmek istiyorsun. Bulmuşsun kalabalık zengin aileyi, baban yanında, üstelik pek dönmeye de niyeti yok. Sende durumu kabullenip ortama uyum sağlamaya çalışsan daha bir sevimli olacaksın buna inan..

Peki ya Dicle..Ben açıkçası böyle iyi elti hiç görmedim, duymadım. Hani bir söz vardır, iki eltinin bohçaları bile hamamda kavga edermiş ya. Genellikle eltilerin birbirini çekemediği söylenir ama Dicle gibi bir elti vallahi hem dostuma hem düşmanıma nasip olsun. Nasıl iyi niyetli, nasıl yardımcı ve düzeltici, nasıl destek oluyor Sultan’a bayılıyorum. Üstelik bir o kadar güzel, zeki, sevimli ve komik..Dicle’yi seyretmeye de bayılıyorum açıkçası. Hele hele bir türlü sahip olamadığı evlat hasreti ile yaptıkları komiklikler, kocası ile ilişkileri, sözünü sakınmadan lafı gediğine koymasına ne demeli. Bir şey dememeli aslında, onunda yüreğine sağlık diyerek keyfini çıkara çıkara seyretmeli..

Benim sevimli bulmadığım diğer bir tip Pınar. Tamam, çok güzel kız, dürüst ve delikanlı kız. Ama o ani parlayışları, bağırıp çıkışmaları bana çok hoş gelmiyor. Hele hele Sultan’ın her işi konuşarak ve güzellikle çözmeye çalışması ve bunu başarması, Pınar’ın bu çıkışlarını iyice gözüme gözüme sokuyor ne yalan söyleyeyim. Pınarı desteklediğim tek konu var. O da Sultan’ın kardeşi Yılmaz ile aralarında filizlenen aşk. Zira o Yılmaz’ın yapışkan türkücü kız arkadaşı cidden çok itici geliyor bana..Pınar’ı Yılmaz’a daha layık görüyorum ben..

Bu dizide benim en büyük favorim kuşkusuz Kerim…Size anlatamam onu seyrederken aldığım keyfi. Onun her sahnesini birkaç kez seyrediyorum. O kömür karası gözler, yeni yeni terlemeye başlayan bıyıklar, kıvırcık saçlar..Nasıl bir Sevimli tiptir Kerim. Sadece sevimli değil üstelik çok ta yetenekli. Araştırdım biraz ama hakkında fazla bilgi bulamadım. Nereli bu çocuk, kimdir necidir bilmiyorum adından başka. Amma velâkin, şivesi ve konuşmadaki ustalığına bakılırsa doğulu olduğunu sanıyorum. Nereli olduğu önemli değil, Kerim karakterini oynayan Hüseyin Karaca çok ama çok başarılı.  Kerim bir bakıyorsunuz bizi güldürüyor, bir bakıyorsunuz damla damla ağlatıyor. Nasıl güzel yapıyor, nasıl doğal oynuyor hayret ediyorum..Seviyorum Kerim’i ben ve ayakta alkışlıyorum Hüseyin kardeşimi..

Bu dizinin tek zararlı yanı var ise, o da o kahvaltı sofralarına imrenip, benim gibi bir de keyif düşkünü iseniz, kendinize çeşit çeşit yiyeceklerle dolu sofralar hazırlayıp kilo alma ihtimaliniz. Yarabbi nasıl güzel bir han orası, nasıl şahane bir ortam. Bendenizin en büyük hayalidir kahvaltı salonu açmak, dolayısıyla bayılarak, hayallere dalarak izliyorum o handaki faaliyetleri kendi adıma. Esnafların aralarındaki ilişkilere, o sıcacık ortamlara, kahvaltı masalarına nasıl imrenmez ki insan..

Sultan için daha pek çok şey söylemek, yazmak istiyor insan. O sıcacık ilişkilere, sımsıkı kenetlenmiş bağlara, aile kavramına, kadınların hayatlarının neden hep zor olduğuna, açıklanmamış, anlatılamamış her sırra, hem gülerek, hem ağlayarak kaptırıyoruz kendimizi çünkü..Diyeceksiniz ki, peki ya anne babalar, onlar için yok mu iki kelime..Var olmaz mı, ama onlar ayrı bir yazı konusu..Şimdilik bu kadar yetsin diyelim. Ve Sultan izlemeye devam edelim..

Siyah İnci’den sevgiyle..

www.twitter.com/blackpearl42

1 yorum:

  1. Nurgül Yeşilçay kesinlikle başarılı bir oyuncu ve özellikle seksi rollerin hakkını iyi veriyor.
    Full Film izle
    Aşk Kırmızı izle
    Nurgül Yeşilçay izle

    YanıtlaSil