Adını
Feriha Koydum, finale yavaş yavaş yaklaşırken, olayların temposu da hızlanmaya
başladı. Bakalım bu hafta AFK’da neler olmuş neler…
Öncelikle
bu Levent-Bülent kardeşlerin sorunlarından çok bunaldığımı söylemekle
başlayayım. Haftalardır kozlarını paylaşamadılar, dertleri ne hala anlamadım.
İki kardeşi bu derece birbirine düşman edecek ne yaşadılar çözemedik gitti.
Sanki annelerine çok bağlıymışlar gibi, kadın öldükten sonra pek kıymetlendi.
Birbirlerine de düşmanlıkları iyice arttı..İkide bir kibar kibar atışmalarından
bana fenalık geldi. Gerçi bu bölüm işi biraz yumruk kavgasına döktüler ama hiç yakıştıramadım bu iki yüksek sosyete gencine sokak kavgasını ben. Sahi yüksek sosyetenin demek ki sorunları da çok büyük oluyor..Yani ya bu mevzuu bir an önce açıklığa kavuştursunlar, ya
da Allah aşkına Bülent’i babasının yanına mı gönderecekler, yurt dışına mı
uçuracaklar, gözümüzün önünden bir yok olsun gitsin diyorum ben..
Cansu
az kaldı ölüyordu biliyorsunuz. Hani geçen hafta merdivenin başında Halil
kardeşim boğazına sarılmıştı. Anlamadığım ne biliyor musunuz? Koskoca
hastanede, o kadar doktor,hemşire, hastabakıcı varken, nasıl oldu da Halil
Cansu’yu tenhada kıstırdı. Oh ne ala memleket. Bir Allahın kulu yok. Cansu
kendi kendine koridorlarda gezinir, Aa ne tesadüf o sırada Sanem hanım’da
koridordan geçer, ikisi baş başa yine her zamanki gibi hesaplaşırlar. Ama
bir kişi de tesadüfen bile olsa konuşulanları duymaz ve her şey yine Sanem
hanımın lehinde gelişecek şekilde ikisinin arasında kalır gider..Seyirciler de
bir kez daha sinir olurlar..
Sanem gelelim, bu kadın daha ne kadar düşecek merak ediyorum. En son Ünal Beyle
beraberdi hatun. Ama bir baktık Levent’in kollarına atlamaya hazırmış meğersem.
Levent’te çok karakterli adammış. Bir bıraktı, bir daha da dönüp arkasına bile
bakmadı. Levent bile anlamışken Sanem hanımın seviyesini, Sanem hanımın
kendisini hala tanıyamaması ne kadar güzel değil mi..
Gelelim
şu Veysel sahtekârına. Mehmet kardeşim, bu Veysel sizi bu kadar dolandırırken,
ona buna borçlanırken, mafyayı peşine takarken sen ve senin o güzel aklın
neredeydiniz? Şimdi mi aklınız başınıza geldi. Sen işle güçle ilgilenme, sonra
da ah vah et. Veysel’in suratına bakan kim olsa anlar beş para etmez bir sahtekâr
olduğunu, adamın konuşmasından tavrından bile belli. Sen o sıralarda yok
Feriha’nın namusu, yok Gülsüm’ün namusu diye aslan kesilirken iyiydi, işleri
güçleri işte böyle bırakırsan, şimdi mafyanın karşısında süt dökmüş kediye
döner, bir de üstüne sevgili Seher’in paracıklarını çalar, babandan da tokadı
yersin.
Seher
iki haftadır yine tam kıvamında. Bayılıyorum şu Sehere. Nasıl da kıvırdı yalanı
Mehmet paraları bulunca. Halası para yollamışta, geri halasına verecekmiş te. E
kardeşim madem parayı niye çektin bankadan demez mi insan. Mehmet ise demez
tabi..Saf saf inanır, bizi de kendine bol bol güldürür..Eee Seher, haydan gelen
huya gider be güzelim. Sen sanki o paraları nasıl kazandın Allah aşkına? Emir’e
laf taşıyarak, Aysun hanım’a tehditler savurarak kazanılan para işte bir gün
mafyanın avuçlarına gidiverir..
Emir
kardeşim de, Mehmet’e iş teklif ederek, şahane bir adamlık dersi verdi bu
hafta. Onu da küçük bir not olarak eklemek gerekir..
Ayrıca
bu hafta eminim hepinizin dikkatini çekmiştir. Rüya kızımızın kafasına bir şey
düşmüş sanırım. O saf, beceriksiz, iki lafı bir araya getirmek için annesi
tarafından defalarca ezber yaptırılan, annesi olmadan her şeyi eline yüzüne
bulaştıran Rüya gitmiş, akıllı,cin gibi, düşünebilen, konuşabilen ve hatta zeytinyağı
gibi üste çıkabilen, çatır çatır kavga eden bir Rüya gelmiş. Ne oldu anlamadım
ama bu akıllı hallerini ben hiç beğenmedim..Salak geldi, öylece de çıksın
gitsin. Zira bu hafta bebek dünyaya geldi. Şimdi DNA testi yapılacak. Hoş
yanlış bilmiyorsam bebek doğmadan da, hamileliğin herhangi bir döneminde
yapılabiliyordu bu test. Gel gör ki, amaç bizi stres etmek olunca doğumu
bekledik dört gözle. Şimdi ben asıl şu DNA testi sonuçları çıkınca, bütün
Feriha düşmanlarının suratlarını görmek için sabırsızlanıyorum.
Koray
ile Hande’nin sürünen aşkından da bana fenalık geldi. Ama Allah için Hande bu
hafta ekrandan hepimize çok güzel bir ders verdi. Sadece kâğıt üzerinde bile
olsa, evli bir adamla beraber olmayı kendine yakıştırmadığını söyledi. Ben
Hande’den yana değilim. Koray ile Gülsüm’ün sade, doğal bir aşk yaşamasından
yanayım ama sanırım bu mümkün olmayacak. Koray ve Hande böyle her gün
karşılaşıp kovalamaca oynamaya devam edecekler. Çok fazla uzayan ve sıkıcı olan
bu konu ile artık ilgilenmiyorum, zira heyecanını kaybetti ve kısır bir döngüye
girdi.
Bu
haftanın en şeker ve keyifli sahnesi Gülfidan’ın Feriha’ya temizliğe geldiği
sahneydi. Nasıl tatlı bir kadın şu Gülfidan. Nasıl doğal, nasıl şeker. Büyük
keyifle izlediklerimden bir tanesi. Ama Gülfidan bile Feriha’nın suratını
güldürmeyi başaramadı ya, Artık ben bu Feriha’dan umudu kestim ne diyeyim.
Ve
sona yaklaşırken elbette AFK şarkısı için bir şey söylemem gerekir diye
düşünüyorum. Ben çok ama çok beğendim o güzel melodiye yazılan sözleri..Nasıl
içten ve yüreğe dokunan bir şarkı olmuş. Sanırım son zamanlarda ekranda
dinlediğimiz en güzel aşk şarkılarından biri ..Şarkıyı yazanın,
söyleyenin, dinleyenlerin ve beğenenlerin yüreklerine sağlık diyelim ve bu
haftalık AFK için sözlerimizi bitirelim..
Siyah
İnci’den sevgiyle..
www.twitter.com/blackpearl42