Çok
farklılar..Hep farklılar..Biri görünüşte çok makbul, öbürü çoktan mahkûm..Kuzey
ile Güney, gece ile gündüz kadar uzaklar birbirlerine karakter olarak..Kuzey
öfkeli olduğu kadar içindekini saklamayan, yüreğinde ne varsa ortaya döküveren
biri..Sadece Cemre söz konusu olduğunda içine atıyor her şeyi..Ama Güney..Her
ortamda, her ilişkide başka bir adam..Yüzü gülerken içinde neler oluyor anlamak
asla mümkün değil..Bu defada yanıltmadı beni..Gözlerine gözyaşını, kalbine
planlarını çoktan yerleştirmişti..Bu haftanın yıldızı şüphesiz ki Güney ve bir
o kadar da Buğra Gülsoy idi..Ancak bu konuyu yazının sonuna sakladım..Gelelim
diğerlerine..
Kuzey&Güney’in
Ferhat’ın ölümünden sonra temposunun epey düştüğü gözle görülüyor. Bir takım
şirket planları, halka açılmalar, bu arz olayının bedelini Barış ile evli olan
Cemre’nin ödemesi, Kuzey’in her defasında itelediği Cemre’nin umutsuz
bakışlarının verdiği bunaltıcı havadan sizleri bilmem ama ben yoruldum bu
aralar..Her an ters köşe yapma telaşı ile kimin kim olduğunu bile
karıştıracağız yakında..Ferhat’ın katilinin Burak mı, Güney mi tartışması
yeterince zihnimizi yorarken, bir üçüncü şüpheli daha çıkıverirse
şaşırmayacağım gerçekten..
Bütün
bunların üzerine, hiç anlaşamayan ve sürekli bir kavga eden çift olmalarına
rağmen, Handan ile Sami beyin birbirine çok yakıştığını düşünen ben, Sami Bey’e
yaşatılan gereksiz ve anlamsız aşk ilişkisinden de hayli rahatsızım. Handan
Hanım ile ikisi birbirini tamamlıyorlar bana göre..Ama içimden bir ses, Handan
ile Sami Beyin tekrardan barışacağını ve benim buna çok güleceğimi söylüyor…
Aynur
ve Sami ise birbiri ile hiç alakası olmayan iki insan..Handan Hanım’dan sonra,
böyle sakin sessiz mütevazı bir karakter yazılması çok normal elbette. Handan
Hanım gibi bir tip olsa değişiklik olmazdı. Ve fakat niyeyse Sami ile Aynur’un
o yılbaşı resminde bile beni rahatsız eden bir oturmamışlık var..Sanki
birbirine geçmeye çalışan ama bir türlü yerlerine oturtamadığımız bir oyuncak
misali..Belki Sami babayı sakin sessiz bir hayata yakıştıramıyorum kim bilir..Diyeceğim
o ki, Sami ile Aynur, olacak iş değil..
Zeynep
kızımız, her nedense, o iyilik dolu kalbe sahip kızdan, bir anda Küçük
Sırlar’ın entrikacı Ayşegül’üne dönüşüverdi. İyilikten şeytanlığa çok hızlı
geçiş yapan Zeynebin hızına ben bile yetişemedim..Hangi ara bu kadar kötü oldu
anlamadım. Hoş, zaten Merve Boloğur deyince iyi bir karakter yakıştıramıyorum
ben ona..Zira kötüyü en iyi oynayanlardan biri o..Bu haftanın beni keyiften
dört köşe yapan sahnesi elbette ki, Kuzey’in Zeynebe haddini bildirdiği
sahneydi. Kuzey her zamanki dobralığıyla ve yarım yamalak toparladığı
cümleleriyle, Zeynebe Zeynebi anlatırken, bir oh çekmedim desem yalan olur..
Zeynep-Kuzey
ilişkisinin artık gerçekleşmeyeceğinin keyfini sürerken, bir anda Barış-Melda
ikilisinin aşkına şahit olacağız demiştim ki, hevesim kursağımda kaldı. Melda
cidden şahane bir manevra ile Barış’a kibarca haddini bildirirken, ne kadar
zeki olduğunu da göstermiş oldu elbette. Barış’ın Melda’ya olan ilgisinin
şirket menfaatleri içeren bir yakınlık olduğu öylesine aşikâr ki, insan
gülmeden edemiyor. Melda’nın kapısının önünde, dudakları ile neredeyse kapıyı
öpen Barış, bu haliyle beni de çok güldürdü..
Diğer
iki âşık adayımız olan Şeref ile Demet ise, henüz birbirlerinden
hoşlandıklarını söyleyebilecek cesarete sahip değiller..Kendilerine bile itiraf
ederken zorlandıkları bu durumu, etraflarına nasıl açıklayacaklar merakla
beklemekteyiz. Açıkçası Demet ile Şeref birbirine çok uygun görünüyor. En
azından aynı acılardan geçmiş olmanın verdiği ortak bir yan var..Birbirlerine
yakıştırıyorum ben ikisini de. Malum, Ali kardeşimizin yerini alamamış olsa da,
en azından onun boşluğunu az da olsa doldurmayı başardı Şeref. Henüz tam olarak
Kuzey’in en sağlam dostu olarak gözümüz alışmadı ama görünen o ki, Şeref bu
tahta aday olmuş çoktan. Demet ile ilişkisi duyulunca Kuzey’in yeni
fırtınalarından birine kapılmazsa tabi bu taht..
Hani
bazen insanların dibe vurma anları olur ya hayatta..İşte Simay deyince sanırım
en iyi tarif bu olur. Sürekli olarak, insanlara günlerini göstereceğini
söyleyen Simay, asıl bataklığa kendi düştü farkında mı acaba..İnsan fazla büyük
konuşmamalı işte. Ailesini kaybetti, eşini dostunu ve en önemlisi ona belli bir
güç sağlayan Ferhat’ı da kaybetti, üstelik geçmişte yaptığı her kötülük şimdi
tek tek karşısına çıkıyor, oda yetmezmiş gibi, ne olsa Simay’dan biliyor
Kuzey..Simay’a bütün bunlar ağır gelmiş olacak ki, geçmişinden sıyrılmak ve
soyunmak kurtulmak istedi sanırım. Ve fakat geçmişten sıyrılmayı
kıyafetlerinden sıyrılmak olarak anlamış olacak ki, kendini striptiz yaparken
buldu kötülükler kraliçemiz. Kuzey’de onu striptiz yaparken buldu
üstelik..Herhalde Simay için kelimenin bittiği yer burası olsa gerek..
Gelelim
Banu’ya..Ne yaptılar ettiler, kızı elbirliği ile delirttiler sonunda.
Zayıflayan sinirlerinin ayarını kaybedince hastaneye yatan Banu için önce
üzüldüm gerçekten. Ama Güney’in içten içe hazırladığı oyunun kurbanı olduğunu
görünce daha da çok üzüldüm..Banu’nun durumu gerçekten kritik ama sanırım onun
için planlar kuran Güney’in unuttuğu iki isim var..Barış ve Ebru
Hanım..Aralarındaki şiddetli savaş şimdi başlayacak sanırım..
Ve
Güney elbette..Yazımın başlığını ona ithaf ediyor ve tekrarlıyorum..Timsah
timsah olalı böyle gözyaşı görmedi Güney..O nasıl bir sahtelik ve bu sahteliği
nasıl başarılı bir gizleyiş..Hastanede babasına sarılıp ağlarken ki bu haftanın
en duygusal sahnesiydi, gerçekten üzüldüm önce onun için. Güney her şeye
rağmen, ailesinin çok yalnız bıraktığı biri..Başarısı arttıkça yalnızlığı da
çoğalıyor. Ama Güney sonuna kadar bunu hak ediyor canlarım..Evine dönüp hüzünlü
konuşmalar yaparken,ağlayıp gözyaşı dökerken, yok dedim bu Güney olamaz. Çünkü
Güney bu kadar duygusal olamaz..Nitekim haklı da çıktım. Meğer kendini bu kadar
zor, yalnız, acınacak durumda gösteren, gözü yaşlı Güney kardeşimin planları
çok başkaymış..O aslında Banu’nun vekâletinin peşindeymiş..Güney, eşinin vekâletini
almak için konuşup planlar yaparken, ister istemez Güney’in sonunu düşünmekten
alamadım kendimi. Güney için iyi yanları da var diye düşünsem bile, kötü yanı
daha ağır basıyor..Zira bu kötü yanını o çok iyi gizlemeyi başarıyor..Onu daha
kötü ve tehlikeli yapan da bu zaten..
Umarım
Güney’in foyası yakında ortaya çıkar ve oda Simay gibi layığını bulur diyorum
ve bu haftalık Kuzey&Güney için bu kadar yeter diyorum..
Siyah
İnci’den sevgiyle…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder