Kuzey
Güney, kuşkusuz bugüne kadar izlediğim en şeker, en eğlenceli bölümle
karşımzdaydı bu hafta..Haydi o zaman vakit kaybetmeden konuşalım ve eğlenelim..
Öncelikle
Cemre kızımızdan başlamak istiyorum bu hafta. Geçen bölümün sonunda Cemre
hatırlarsanız Kuzey ve Zeynep kardeşimizi öpüşürken yakalamış ve büyük bir
yıkılmışlıkla evi terketmişti. Ama bu bölüm Cemre kaçmak yerine olayın üzerine
gitti büyük bir cesaretle. Ve elbetteki Cemre severlerin büyük takdirini
topladı. Aşk budur işte dedim ben ekran başında. Aşkı için savaşan kadın da
budur. Açıkçası, Cemre’nin içinde kopan fırtınaya rağmen o sakin ve sanki
hiçbirşeyden habersizmiş gibi davranışlarına bayıldım ve çok eğlendim ben.
Cemre inadına onları zor durumda bırakıp sinir ederken, Zeynep kızımız da epey
gerildi malum. Sahi bu Zeynep itici ve sevimsiz halleri yanında ne azgınmış be
kardeşim ya. Kuzey’i yatağa atmak için çevirmediği dolap kalmadı kızın. Aman
Allah ne meraklıymışsın be kızım. Dur biraz kendini ağırdan sat değil mi..Hayır
Kuzey senin kadar istekli olsa neyse diyeceğim. Hele Cemre işin içine girdikten
sonra, Kuzey’in “Aman ne yapsamda şu evden atsam kendimi dışarı” diye
çırpınması yok mu. Görülmeye değerdi doğrusu.
Zeynep
kızım, sana iki çift lafım daha var. Sen kalktın Cemre’ye dedin ya..Kuzey ile
sevgiliyiz falan diye.
Amenna…
Lafımız
yok….
Amma
velakin, Bir erkeğin sevgilisi olmak başka şey, kalbinde olmak başka şey
Zeynepciğim. Hele ki sen, Kuzey’in aslında sana çok bayılmadığının da
farkındasın, Cemre ile her bakışmalarını, her saniyelerini takip etmenden ve
sürekli Cemre’yi uzaklaştırmaya çalışmandan bu belli oluyor. Cemre’ye bu
saldırılarının altında yatan asıl gerçek, Senin ne kendine, ne Kuzey ile olan
ilişkine güvenmiyor olman. Farkındayız ve diliyoruz ki en kısa zamanda Simay
kadar olmasa da senin de sonun gelir güzelim. Fazla çabalama o yüzden..
Simay
mı dedik..Ben size daha geçen hafta ne
dedim canlarım. Bu Simay’ın sonu kendine yakışır bir çirkinlikte olacak
demedim mi? Kadın illaki belayı üstüne çekecek. Şimdi de kilitli odaya taktı
kafayı. Yahu Ferhat’ın yanındakiler bile cesaret edememiş,merak etmemiş sana ne
oluyor. Açarsan kapıyı, yersin şamarı, yatarsın boylu boyunca bir çöplüğün
içine işte. Cidden senaristlerimizi bu noktada alkışlıyorum, Simay’ı tam layık
olduğu yere bıraktılar. Ben bile bu kadar güzelini beklemiyordum. Simay ölecek
mi onu bilmem ama bu defa akıllanmasını diliyorum artık.
Gelelim
Barış kardeşime..Barış’ta bu bölüm beni çok eğlendirdi. Barış Cemre’nin peşine
düştü..Öncelikle Venüs’ten kurtuldu. Zaten bir süredir nasıl kurtulsam diye
düşünüyordu. Hatta bana kalırsanız, Barış, Venüs ile nişanlandığı gün takmıştı
kafaya Cemre’yi. Başından beri Cemre’ye karşı içinde birşeyler olduğunu
düşünüyorum ben. Hoş olmasa ne olur. Adam sırf Güney’in canını acıtmak, Güney’i
sinir etmek için bile Cemre’ye yaklaşabilirdi. Ama Cemre’den etkilendi ve atağa
geçti Barış. Hele o beraber konuşup içmeye gittikleri yerde çok güldüm ben.
Barış nerdeyse Cemre’nin üzerine atlayacaktı. O nasıl bakışlardı öyle. Yakın
zamanda bir yemekti, sinemaydı derken ikisi çıkmaya başlarsa hiç şaşırmam. Ama bana kalırsa çok iyi oldu bu gelişme. En
azından Kuzey kardeşim şimdi anlayacak eğriyi doğruyu. Şimdi netleşecek
duyguları. Ve tepetaklak olacak dünyası. Öyle Zeynep ile hoppala yavrum gezip
tozması, öpüşüp koklaşması değil. Bakalım Cemre’yi Barış’a kaptırma düşüncesi
Kuzey cephesinde nasıl tepki görecek. Yalnız ben böyle bir ilişki olursa
özellikle Ebru Hanım ve Banu’nun yüz ifadesini görmeyi çok isterim doğrusu.
Müthiş keyifli olur eminim. Bir düşünsenize. Ana-kız Venüs’ü bile beğenip
kabullenmezlerken, Barış şimdi Cemre’yi takıp gelir mi koluna. Vallahi Barış bu
yapar mı yapar. Düşünmesi bile çok keyifli değil mi ?
Güney
ise giderek daha anlaşılmaz bir hırs dalgasının içine giriyor. Hayır yani
anlamıyorum ben kardeşinin yükselmesinden bu derece rahatsız olması için sebep
ne. Senin işinle alakası yok, başka bir ürün, başka bir çaba. Üstelik bir
toplantı basmadığı kalmıştı onu da yaptı bu bölüm. Neydi o toplantıdaki
tavırlar..Küçümsemeler, alaycı sözler. Ve tabi en sonunda kuzu kuzu kabul
etmeler. Güney, Kuzey’e ne yaptıysa aynısını yaşadı o toplantıda ve elbette ki
buda bizi çok keyiflendiren bir sahne idi.
Güney
yada Kuzey için ne söylenirse söylensin ama Sami Baba bu bölüm bir kez daha
gönüllerimizi fethetti. Baba olmak, dağ olmaktır. Ama dağ olabilmektir aynı
zamanda..Ve Sami Amca bu bölüm, hepimizin Sami Babası oldu. Oğlunun arkasında
dağ gibi durdu. Yüreğini emeğini ortaya koydu. İşte dedim gözlerimden yaşlar
akarak seyrederken, bu defa Kuzey başaracak ama Kuzey olduğu için değil,
çalışacağı,koşturacağı için değil. Bu defa Sami Baba olduğu için..Sami baba bir
destek, yürekten gelen bir güç, kızsada bağırsada evladı için ne gerekiyorsa
yapacak kadar fedakar bir baba. Buradan
Mustafa Avkıran ustayı da saygıyla yürekten alkışlamak isterim. Böylesine zor
bir rolün altından böylesine yüreklerimize dokunarak başarıyla kalktığı için.
E
bu haftalık Kuzey Güney’den benim gözüme, gönlüme takılanlar bunlar..Şimdilik
neşeyle kalın..
Siyah İnci’den sevgiyle..
www.twitter.com/blackpearl42
Not : Bazı okurların özel isteği
var. Kuzey ve Cemre aşkı üzerine bir yazı istiyorlar. İkisi için ciddi bir yazı
yakında yayında olacak. Müjdesini şimdiden vereyim J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder