Karadayı
bu haftaki bölümüyle gerçekten bu sezonun en heyecanlı saatlerini geçirmemizi
sağladı. Durum böyle olunca, sezon finali öncesi niyetim olmasa da bir yazı
daha hak etti doğrusu..
Bu yazıda dizinin kötülerinden
bahsetmek isterim..Zira dizide kötülük üzerine kötülük var..
Nazif
babanın kurtulmasına sevinemedik bile malum, zira Kara ailesinin başı dertten
bir türlü kurtulamıyor. Nazif baba aklandı ama bu defa Mahir, Sinan’ı öldürmek
suçundan tutuklandı. Gözler de tek şahit olan Feride’nin sevgili babası Mehmet
Saim beye çevrildi. Aslına bakarsanız, hiç şahitlik falan beklemiyordum
kendisinden ama karakola gelipte şahitlik edince gözlerim doldu. Hoş, bu sevinç
kısa süreliymiş ne yazık ki. Zaten Mehmet Saim Bey, dizinin başından beri ilk
kez iyi bir hareket yapınca hayli şaşıran ben, işin içinden bir bit yeniği
çıkacağını tahmin etmiştim. Adamın her hareketi, her sözü planlı zira. İfadeyi
verirken sizi bilmem ama beni sinir etti. Ağzından kerpetenle söküldü sanki
kelimeler. Feride’nin saflığı da beni sinir ediyor zaman zaman..Babasının
erdemlerine hayran olmuşta, gurur duymuşta falan filan..Hala babasını
tanıyamamış kızımız ne yazık ki.
Neyse,
Mahir kardeşim aklandı, düğün hazırlıkları başladı. Hem nişan, hem kına
yapılacak dediler, iyi dedik, bekledik. Bu arada Feride’nin annesine de kocaman
bir alkış istiyorum. Kadın nihayet doğru yolu buldu, kızının yanında ve Kara
ailesinin yanında durmaya karar verdi. Ama ne fayda değil mi canlarım ! Mehmet
Saim’in kötülükleri karşısında koca bir ordu olsa nafile.
Kötülük
demişken, Bülent kardeşimden bahsetmeden olmaz değil mi..Bazı izleyicilerin
aksine, ben Bülent’in tüm yaşadıklarından ders aldığını ve akıllandığını
düşünmüştüm ama yanılmışım meğer. Can çıkmayınca huy çıkmaz hesabı, İlknur’a
yine yapacağını yaptı Bülent. Aslında Bülent, İlknur’un bir türlü kendisine
gereken değeri vermemesinden dolayı öfkelenip şiddete başvuruyor, o şiddete
başvurdukça, İlknur ondan uzaklaşıp ailesine yaklaşıyor haklı olarak. Kim daha
çok haklı, bu noktada çözmek biraz zor geliyor..Ama Bülent geçmişteki
hatalarının cezasını çekiyor şimdi, İlknur ise haklı bir güvensizlik duymakta
ve tedirgin. Erdal avukatın İlknur’a karşı olan hisleri sebebiyle, her şeyi Nazif
Babaya anlatması işi bozdu aslında. Durumu en vahim hale getiren ise Küçük
Nazif..Küçücük dünyasında, tertemiz ve kocaman kalbi tüm bunları anlayamıyor haklı
olarak..Bu arada Bülent ile İlknur kavgasını ayıran Seyis’in İlknur kardeşime
bakışı beni tedirgin etti gerçekten. Seyis ile İlknur arasında bir yakınlaşma
olmaz inşallah. Benim bu aralar favorim Seyis aslında ama Ayten’in başına
gelenleri düşününce bir karanlık aşk daha izlemeye gerek yok diyorum..
Dizimizin
kötüleri pek çok demiştik. Sıradaki kötümüz Necdet. Yahu bu adam geçen sezon
benim favorimdi. Kötü falandı ama karizması da vardı. Bu sezon adam yerin
dibine geçse yeridir. Sempatisini de yitirdi. Sanırım bunu hissetmemde Ayten’e
yaptıklarının etkisi büyük. Zira Aytan dizinin başından beri çekmediği kalmayan
bir karakter. Kızın başına gelmeyen kalmadı ve bu kadar kötü olay arasında azıcık
yüzü gülse iyiydi. Kızın nişanlısını kaybetmesi, sevdiği adamın burnunun
dibinde başkasıyla aşk yaşaması, tecavüze uğraması yetmedi, şimdi bir de
kocasının sevgilisi çıktı başına. Ayten o eve giderken Süeda’nın kimden hamile
kaldığını sanıyordu acaba. Yahu ne işin var kocanın sevgilisinin evinde. Kadın
zaten utanmaz bir kadın. Seni üzmek için elinden geleni yapıyor. Niye
gidiyorsun kurcalıyorsun hamileliğini falan. E Necdet te haklı bir yerde.
Aylardır Ayten’in gönlünü yapmaya çalışırken, hazır gönlü yapılmış bir hatun
bulunca kaçırmadı beyefendi. Birde kadına nikâh kıydı. Ayten yeni bebeğini
kaybetmişken, öbür kadını da hamile bıraktı. Her türlü pis işin içine bir de
cinayet ekledi, cinayet yetmedi bir de Mahir’e iftira attı..Dolayısıyla Necdet kötülük
üzerine kötülük eklemekte açık ara önde gidiyor bu ara maşallah. Ama tüm bu
kötülüklerinin de sonu gelecektir, görünen o ki, bu sonu da Ayten ortaya
çıkaracak. Hatta çıkardı bile , Necdet kardeşimde yaptıklarının bedelini ödesin
bundan sonra..
Tam
kötülük demeyeyim ama büyük bir yanlışın sahibini de yazmak lazım..Songül’den
bahsediyorum..Yahu Osman senin peşinden koşarken sen dönüp bakmadın, zaten
Yasin ile büyük bir aşk yaşıyordun,tamam sözümüz yok. Ben her daim Osman ile
Songül ikilisini yakıştırdım, daha münasip geldi. Hele Osman üniversiteyi
kazanıpta, o zirzop lise öğrencisinden, aklı başında, olgun ve karizmatik gence
dönüşünce daha bir hoş oldu tamam..Ama Yasin’in suçu ne kardeşim. Adam sana ne
yaptı da sen gözünü Osman’a diktin. Üstelik Yasin, senin baban için abin için
koşturup duran bir insan. O sizin için koştururken, senin Osman’ın peşinden
koşman hiç yakışık almadı Songül, kusura bakma..Yasin, sen onu severken de
polisti. Adamın işini gücünü bile bile sevdin, istedin. Uğruna ne acılar
çektin. Şimdi surat asmanın ne yeri ne zamanı. Zaten şu saatten sonra bir
Osman&Songül aşkı yaşansa bile tadı olmaz benden söylemesi..Zira Yasin bunu
hak etmedi..
Gelelim
bu kadar kötü ve kötü olay arasında kaybolmuşken, yüzümüzü güldüren bölüm
ayrıntılarına. Ne yalan söyleyeyim, dizi başladığından beri ilk kez bu kadar
keyifli ve mutlu bir bölüm izledik. Nişan ve kına hazırlıkları, Feride’nin
sarılan saçları, makyajı, sokağa hazırlanan kına ve nişan konsepti, o tatlı
koşuşturmalar, heyecanlar, gülen yüzler, izleyenlerinde yüzünü güldürdü
eminim..Çok şatafattan hoşlanmadığımdan olsa gerek, böyle sade ve sıcak
törenler bana daha keyif veriyor. Dolayısıyla nişan töreni gerçekten çok keyifli
idi. Hele Mehmet Saim beyin gelişiyle daha da keyifli hale geldi. Adamın bu güler
yüzünün, yumuşak tavrının altından elbette bir kötülük çıkacağını bilsek te, o
anların keyfini çıkardık doya doya. Kızının yüzüğünü takan, Mahir’e oğlum
diyen, Nazif baba ile kanka muhabbetine giren Mehmet Saim, karanlık planlarını
örtbas etmek için yapmış meğer haberimiz yokmuş.
Anlaşılan
dizimizde iki dakika yüzümüz gülse, iki sezon hüzün peşimizi bırakmayacak. Zira
son sahnede Mehmet Saim beyin ağzından dökülenleri duyunca açıkcası buz kesildim
diyebilirim. Hangi öfke, hangi kin, insanın evladının mutluluğundan daha önemli
olabilir insanın aklı almıyor doğrusu. Sezon finali fragmanını izlerken de tüm
bu güzelliklerin yine karanlığa dönüştüğünü görüp, yeni sezonda bizi yine
mahkemeler, araştırmalar, hüzünler, aşklar, ihanetler bekliyor diyebiliriz..
DİP
NOT : Lütfen yeni sezonda şu
dizinin yayın saatini biraz kısaltın kardeşim, en az 1 saat 50 dakika her
bölümü. Bazı bölümler iki saati geçiyor, yazıktır ,günahtır.. Yazana da,
oynayana da, ekibine de, izleyenine de..
Siyah
İnci’den sevgiyle..
www.twitter.com/blackpearl42
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder