1 Haziran 2014 Pazar

Karagül başarısının sırrı ne ?


         Her sezonun başında, ortasında ve hatta sonuna doğru pek çok dizi başlıyor..Kimileri bir iki sezon sürüyor, kimi sezon sonunu bile göremiyor, kimileri de şahane başarılara ulaşıyor. Bunların sebeplerini zaman zaman yazıyorum, takipçiler bilir.
Son iki sezonun en başarılı yapımı Karagül ise, Cuma akşamlarını her daim zirvede tamamlarken, aslında farkında olmadan çok ta önemli bir tüyo veriyor bu sektöre…
Karagül’ün zirve yolculuğundan bahsetmek istiyorum bu yazıda..Neden bu kadar başarılı, neden hep en yüksekte ve neden bu kadar favori..Benim gözümden ve kalemimden bir başarı hikâyesi okumaya hazır iseniz, buyurun Karagül’ü Karagül yapan unsurlara göz atmaya..

#aşk
         Karagül, bir yapımda, dizide, filmde mutlaka olmazsa olmaz bir konu olan aşk kavramını en geniş kapsamda işliyor. Aşkın her halini, her çeşidini görmek mümkün. Üstelik her hikâyeye ayrı bir özen gösteriliyor..Baran ile Ayşe’nin tertemiz ve masum aşkını izleyip, lise çağlarına dönüyor, gülümsüyoruz. Ada ile Maya’nın aynı erkeğe olan aşklarını izleyip, bir çözüm bulamıyor, üzülüyor ama kimseye kızamıyoruz. Ebru ile Murat’ın derin aşkı ve uğruna katlandıkları bizi etkilerken, Narin’in Murat’a olan karşılıksız aşkı çarpıyor yüzümüze. Melek ile Recep aşkı, öyle hüzünlü bir ayrılıkla bitiyor ki, gözyaşlarımıza engel olamıyoruz. Üzerine Sibel’in aşkının kocaman bir gençlik hatası olduğunu öğreniyor ve kendi kızına ablalık yapışını izleyip kahroluyoruz. Oğuz ile Narin'in ayrılığa mahkum edilen aşkı bizi yaralarken, Fırat'ın Ebru'ya olan aşkı ve desteği yaralarımızı sarıp umutlandırıyor bizleri..Yani aşk, her hali ile çıkıyor karşımıza ve her biri birbirinden çok farklı işleniyor..

#aksiyon
         Dizilerde genellikle ilk bölüm çok hareketli ve heyecanlı olur. İzleyiciyi tam on ikiden vurmaktır amaç, ama ilerleyen bölümlerde bu tempo düşer. Hatta bazen ilk bölümün heyecanı, kocaman bir sıkıntıya döner. Oysa Karagül, daha ilk bölümden itibaren başlayan aksiyon ve hareket hızını hiç düşürmeden her bölüme taşımayı başardı, her sahne kusursuz çekildiğinden (yönetmene kocaman bir alkış) olsa gerek, temposu bugüne kadar hiç düşmedi. Bu izleyiciyi ekrana bağlayan en önemli unsurdur bana göre..

#oyunculuk
         Daha önceki Karagül yazılarımda da belirtim bunu ama bir kez daha söylemekte fayda var..Bir dizinin oyuncuları çok önemlidir, o oyuncuların büründüğü karakteri ne kadar içselleştirdiği de..Ekranda izlerken, oyuncuya değil, karaktere odaklanabiliyorsanız, orada oyuncuyu değil karakteri görebiliyorsanız, işte o oyuncu rolünün hakkını vermiş demektir. Karagül, oyunculuk açısından zirvede bunu kimse inkâr edemez sanırım. Her karakter için mükemmel uyum sağlayan bir oyuncu kadrosu olması yanında, her birinin şahane oyunculuğu karşısında şapka çıkarmak gerekli..Oyunculuktaki bu başarı, senaryonun ve hikâyenin de gerçekçiliğini artırarak, izleyicide derin etkiler bıraktı şüphesiz.

#senaryo
         Senaryo elbette..İlk bölümden itibaren, senaryonun ilerleyişi çok sağlam..Açık bir nokta, hata bulmak mümkün değil. İzlerken oturup ta, yok artık bu kadarı da olmaz dediğim bir olay olmadı. Her olay doğal sürecinde ve sahici. Tekrara düşmeyen bir olaylar silsilesi izliyoruz her hafta. Sırf sahne uzasın diye yazılmış gereksiz diyaloglar, uzun uzun bakışmalar göremiyorsunuz. Her sahnenin içi dolu. Araya serpiştirilen espriler, fazlasıyla kaliteli ve dozunda ayarlanmış. Hele hele Kadriye Ana karakterinin ağzından dökülenler, anlattığı hikâyeler, ağzımızı açık bırakacak derecede şahane..Senaryo güçlü kalem ister, sağlam yürek ister ve bu noktada Karagül’ün bu başarısında senaryodaki bu işleyişin de önemli yeri var..

#müzik
         Karagül müzikleri, hikâyenin işleyişine uygun olarak çok güzel yerleştirilmiş, sadece müziği bile insanı heyecanlandırmaya yetiyor, sahneye olan müzik uyumu, kulak tırmalamayan melodileri ile Karagül müzikleri de kusursuz..
        
#karakter derinliği
         Kuşkusuz, Karagül karakterlerinin her birinin bu kadar derinlikli yazılmış olması ve karakterlere verilen bu önemin de izleyici üzerindeki etkisi büyük. Öyle ki, dizideki her karakter için ayrı bir yazı yazmak, o karakteri analiz etmek mümkün. Her karakterin ayrı bir hikâyesi var ve bu hikâyeler öyle sıradan hikâyeler değil. Üstelik tüm karakterlerin hikâyeleri bir şekilde kesişiyor. Karakter analizleri üzerinde düşünülerek yazıldığı belli. Adeta her birini ailemizden gibi iyi tanıyoruz, ama yeri geldiği anda da verdikleri tepkiler ile ters köşe olabiliyoruz. Bu derinlik elbette ki kaliteyi artıran bir unsur.

#karakter dengesi
         Karakterlerin derinliği kadar, hikâyelerinin dengesi de çok iyi ayarlanan dizide, her karakter bir diğeri kadar önemli. Mesela son dönemde Melek karakterinin geri planda kaldığını düşünebilirsiniz. Zira Recep öldükten sonra Melek karakteri konakta daha sessiz ve geride kaldı diye düşünürken, Murat’ın Melek ile karşılaşması, tüm merkeze Melek karakterini oturtuverdi. Aynı şekilde Rüzgar karakterinin sakin sessiz bir çocuk olarak yansıtılırken, kaçırılıp hikayenin tam ortasına onun yerleştirilmesi de bu dengeli işleyişin sonucudur..Bu dengenin sağlanması da kuşkusuz senaryo ekibinin başarısıdır.

#ekip, ışık, yönetim, görüntü
         Çok fazla mekânda geçmeyen dizinin bu kadar popüler olmasında elbette ki set arkası ekibin de çok emeği var besbelli. Netlik ve görüntü kalitesi yanında çekim açılarının da çok iyi ayarlandığını görüyoruz. Özellikle rüya sahnelerinin çekimleri fazlasıyla emek harcanarak yazılıp çekilmiş besbelli. Çok etkileyici rüyalar izliyoruz sayelerinde. Ayrıca Halfeti’nin o cennetimsi görüntüleri eşliğinde çekiliyor dizi ve fakat manzara gözümüze gözümüze sokulup bu doğa güzelliğinin hikâyenin önüne geçmesi de engelleniyor. Tadında bırakılan bu doğal güzellik, hikâye ile birleşince ister istemez gerçekçilik hissi veriyor.

#merak ve gizem
         Murat’ın daha ilk bölümde sulara gömülmesi ile başlayan gizem, 47.bölümün sonuna gelindiğinde hala devam etmekte. Birkaç bölüm öncesine kadar Murat’ın başına neler geldiğini büyük bir merakla beklerken, son bölümlere doğru onun gizli hayatına dâhil oluyoruz. Öbür taraftan hep kötü diye bildiğimiz Kasım’ın da aslında Murat’ın adamı olduğunu öğrenip, kocaman bir ters köşe yaşıyoruz. Ebru’nun elinden alınan oğlu Baran’ın sırrı, ustalıkla elden ele dolaştırılan CD, zekice planlarla kazılan kuyular, Ada ile Maya arasındaki merak edilen aşk düğümünün nasıl çözüleceği de elbette izleyiciyi merak içinde bırakan ayrıntılar olarak diziyi seyredilir kılıyor..

#kadınlar ve toplumsal gerçekler
         Ülkemizdeki kadınların yaşadıklarını en gerçekçi biçimde ekrana yansıtıyor Karagül..Zira bu ülkede Narin gibi, sevmek için başkalarının iznine ihtiyaç duyan , Emine gibi, haksızlığa uğrayıp susan, Sibel gibi, sadece güçsüz diye, istemediği ilişkilere zorlanan, Ayşe gibi bakacak kimsesi olmadığından birilerinin yanına sığınan ve her hakarete katlanan, Ada ya da Maya gibi varlıklı bir hayat yaşarken, yokluğun tam ortasında kalan, Kadriye ana gibi evlatlarının derdi ile kavrulan pek çok kadın var.. Bu ülkede, Kendal gibi, gücünü bileğinde zanneden, adamlık nedir bilmeyen pek çok erkek var.. Ve bu ülkede, Ebru gibi, her zorluğa direnen, şiddete başkaldıran kadınlar da var..
         Kolundan tutulan, saçından savrulan, odalara kilitlenen, dövülen, sövülen, öldürülen, aşağılanan, mecbur bırakılan, sevemeyen, mutlu olamayan, sevdiğine kavuşamayan, evladıyla sınanan, evladından ayrılan kadınlar, kadınlarımız…
         İzlerken, aslında bir yerlerde, böyle yaşamlar yaşadıklarını, bu zorluklara katlandıklarını bildiğimiz kadınlarımız…

İşte Karagül başarısının en büyük sırrı burada..Karagül, ülkemin en büyük gerçeğini abartısız, tarafsız ve net şekilde ekrana taşıyor..Karagül başarısının altında, tüm bu güzel ekibin yanı sıra, ülkemin bu gerçeğini yansız, tarafsız, en yalın şekilde anlatması da yatar..
Karagül, benim gözümde budur…Başarısında haklıdır, bugüne kadar yapılmış yüzlerce yapımın arasından böylesine sıyrılması ve özel olmasının sebepleri de budur...Cümle ekibin, yazanın, çizenin, oynayanın, ter dökenin yüreği uzun ömürlü olsun…Saygıyla eğiliyorum her birinin önünde…Tüm bunları yaşattıkları ve paylaştıkları için…

Siyah İnci’den sevgiyle..

www.twitter.com/blackpearl42





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder