Bir ya da bir buçuk saatlik
sinema filminden dizi yapmaya kalkarsanız, ya çok iyi karakterler yaratıp, asıl
senaryonun üzerine, yan konular bularak zenginleştirirsiniz, ya da tam tersi
olur ve asıl senaryoyu bile altüst edip saçmalarsınız. Buna en güzel örneğimiz
Yaprak Dökümü dizisiydi elbette. Reşat
Nuri Güntekin usta çıksa mezarından gelse, yazdığı romanı inkâr ederdi büyük
ihtimalle. Asıl hikâye ile uzaktan yakından ilgisi kalmamıştı çünkü. E
kolay değil, tam beş sezon boyunca aile boyu seyrettik diziyi. Elbette çok
uzatılınca senaryoda farklılıklar olması normal. Ama ben İffet kadar daha ilk
sezonunda bu derece saçmalayan ve asıl konudan uzaklaşan bir dizi daha
görmedim.
Evet,
bugünkü konumuz İffet. Konu itibariyle, meşhur İffet filminden uyarlanan dizi,
ilk bölümlerde karakterler ve olaylar açısından tam da istediğimiz şekilde
sürdü. Tecavüze uğrayan saf ve âşık
mahalle kızı, acımasız dayakçı baba, tam anlamıyla serseri bir sevgili, hain
arkadaşlar, gözyaşı, dram, hüzün. Tam istediğimiz malzeme vardı ve İffet’in ilk
bölümleri cidden iyiydi. Ama sonra ne olduysa oldu, öyle saçmalıklar
seyretmeye başladık ki, çileden çıkmamak elde değil.
Şimdi
İffet tecavüze uğradı mı? Uğradı! Üstelik ona tecavüz eden sevgili, kalktı
gitti en yakın arkadaşı ile evlenip İffet’i ortada bıraktı mı? Bıraktı elbette!
Sonra İffet hamile kalıp bir de üstüne baba dayağı yiyerek bebeğini kaybetti mi?
Kaybetti tabiî ki. Buraya kadar güzel. Hepsi insanın başına gelebilecek mantık
örgüsünde olaylar serisi. Üstelik her gün en az bir namus cinayeti, töre
cinayeti okuduğumuz ülkemiz insanı için mantıklı gelişmeler bunlar. Peki,
kardeşim biri bana anlatabilir mi. Kim
kendisine bütün bunları yapan adama geri dönüp bakar? Bakar mı? Bakmalı mı? Birde Ali İhsan gibi zengin,
yakışıklı, karizmatik ve de âşık adamı bulmuşsun. Senin ne işin olur Cemil ile artık. Tecavüz, şiddetin en zirve
noktası değil midir? Bir kadın, her şeyi
kenara bırakın, kendisine tecavüz eden bir erkeği affedebilir yâda ona merhamet
gösterebilir mi? İffet her fırsatta koşa mahalleye gidip Cemil için
anlayamadığımız gözyaşlarını döküyor ya, ben cidden deli oluyorum seyrederken. Ne
var bu Cemil’de bu kadar ki üç kadın için vazgeçilmez oldu birden bire?
Hele son
bölümde, neymiş efendim Cemil’in annesi hastalanmışta, hastaneye gidip
görecekmiş te. Yahu tamam kadıncağız sıkıntı çekti hastalandı da, oğlunun
yaptıklarını affettirir mi bu? Ne işin olur senin Cemil ile yâda annesi ile
artık. Ayrıca sen niye vicdan yaptın bu
kadar. Onlar sana hiç acımadan bir kenara atıverirken iyiydi de, şimdi sen niye
bu kadar kendini paralıyorsun onlar için. Cemil’e gösterdiğin
iyiniyeti,merhameti Ali İhsan için kullansan çok daha iyi olmaz mı? İffet’in
kocasından Gizli saklı Cemil ile buluşup karşılıklı ağlaşmalar nedir? Üstelik
evli barklı kadınsın artık. Peki ya İffet’in babasına ne demeli? Tamam, biz
millet olarak merhametliyiz, düşene tekme atmayız, yardım ederiz amma velâkin
aynı zamanda da onurlu gururlu insanlarız. Sorarım
size, kaç kız babası, kızına tecavüz eden adamın annesine ameliyat parası için
yardım eder? Bırakın yardım etmeyi, o
adam hayatta bırakılmaz, okuyoruz görüyoruz gerçekte.
Hele hele Bu İffet,
Cemil ve Betül üçlüsünün, sürekli ağlamaklı ses tonuyla, her an ağlamaya hazır
bir yüz ifadesi ile konuşmalarına ne demeli? Betül kızımızın sürekli ağlamaktan kısılmış ses tonu ile her lafı
ağlayarak konuşmasından benim içime fenalıklar geldi.
Ve Cemil elbette. Ya bu Cemil ilk bölümlerde,
kaba tabirle tam anasının gözü, bıçkın, serseri, sorumsuz adamın teki değil
miydi? Ne düştü bunun kafasına da bir anda ışık hızı ile efendiliğe, dürüstlüğe
geçiş yaptı bu adam. Ağlamaklı bir ses tonu, Küçük Emrah’ın filmlerinden
fırlamış gelmiş bir surat ifadesi, adeta merhamet dilenen bir duruş, tam bir
ezik yani! Bütün bunlar Cemil’in
yaptığını affettirip, İffet ile aşklarına kaldıkları yerden devam etme projesi
ise, baştan söyleyeyim bu proje tepetaklak olmaya mahkûmdur. Onurlu hiçbir
kadın kendisine bunca şey yapan adama dönüp bakmaz kardeşim. Ali İhsan gibi
birini bulmuş ise hele hiç kimse umurunda bile olmaz kusura bakmayın. Biraz
gerçekçi olalım. Bakın Fatmagül’e.
Kızcağız iki senedir bedenen ve ruhen hala kendine gelemedi, İffet üç ayda
nasıl herşeyi unutup Cemil’in yüzüne bakabiliyor? Bu dizide yapılabilecek en büyük senaryo hatası, Cemil ile İffet’i
tekrar bir araya getirmek olacaktır. Oysa tam tersine İffet ile Ali İhsan
arasında çok daha iyi bir aşk hikâyesi yaşanıp, Cemil bütün yaptıklarının
cezasını çekmelidir. E izleyen seyirciye de saygı bunu gerektirir galiba.
Ya Ali İhsan’ın yurtdışında okumuş,
hizmetçilerle büyümüş, elini sıcak sudan soğuk suya sokmamış kızı Nil. Nil ne vakitten beri ev kızı oldu da
Cemil’in annesine çorba yapmaya kalkışıyor. Koskoca holding sahibi kızı,
bir taksi şoförünün peşinde mi koşar? Şimdi insan ayırıyorsun demeyin sakın,
ben sadece olaya gerçekçi bakıyorum. Sen
hem babanın bir hizmetçi ile evlenmesine karşı çıkacaksın ve her fırsatta kötü
kalpli halan ile bir olup, ciciannen İffet’e tuzaklar kuracaksın, hem de babanı
ayıpladığın olayı kendin yaşayacaksın. Üstelik Cemil’in bir tecavüzcü
olduğunu bile bile..
Diyeceğim o
ki, bu dizinin daha ilk sezonunda bunca saçmalık olursa, ikinci sezonunda kim
kiminle nerede ne yapacak çok merak etmekteyim. Sinirlerimize hâkim olup yeni
bölümleri seyretmeyi başarırız inşallah. Şimdilik İffet’ten bu kadar.
Siyah İnci’den
sevgiyle
www.twitter.com/blackpearl42
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder